Toprak Analizi
Toprak verimliliği toprağın temel bitki besinlerini bitki gelişmesini sürdürmeye yeterli miktar ve uygun oranlarda sağlama kabiliyetidir. Toprak verimliliği, değişken olan mineraller, organomineraller ve bitki besin maddelerinin değişkenliği gibi pek çok etmenden etkilenen toprak üretkenliğinin bir unsurudur. Toprak üretkenliğinin diğer unsurları, özellikle toprak eğimi, taban suyu ve toprak derinliği yıllar boyu değişmeden kalacaktır. İklimle birlikte bu unsurlar, ideal gübre ve su kullanımı ile bile daha fazla verim elde edilemeyen toprak üretkenliği limitlerini belirler. Bunu kavramak ve üretken olmayan bir topraktan gübre verilecek bile olsa ürün alınamayacağının anlaşılması önem arz eden bir husustur. Bunlardan dolayı ekim ve dikim öncesinde Toprak analizinin yapılmasıyla toprak verimliliğinin anlaşılması ve çıkan sonuçlara göre elverişli ortamın yaratılması sağlanabilir.
Toprak Analizlerinin Temel Amacı
Toprakta bulunan bitki besin maddesi düzeylerini belirleyerek, o toprakta yetiştirilecek bitkilerin gereksinim duyduğu bitki besin maddelerinin cinsini ve miktarını ortaya koymaktır. İyi bir gübreleme, ancak bitkinin gereksinim duyduğu bitki besin maddesi cinsinin ve miktarının bilinmesi, en uygun zaman ve şekilde toprağa uygulanması ile mümkün olacaktır.
Yaprak Analizi
Gübreleme programının belirlenmesi, bitkide gözle görülen belirtilerin teşhisi, gizli kalmış noksanlıkların ortaya çıkması, toprağa verilen gübrelerle takviye edilen besinlerin bitki tarafından alınıp alınmadığının kontrolü, besin maddeleri arasındaki interaksiyonun belirlenmesi, bitki bünyesinde oluşan olayların belirlenmesinde alınacak yaprak örneğinin bilimsel metotlarla analizi ve yorumlanması bu soruların cevaplarını vermektedir.
Bitki analizinin faydaları nelerdir?
Gübre kullanımının kontrolü ile bitkilerin doğru beslenmesi sağlanmış olur
Bitkilerin gelişme bozukluklarının teşhisi edilerek, giderilmesi sağlanmış olur
Hasat zamanında tespit edilir
Topraktaki besin maddeleri tespit edilir
Sulama Suyu Analizi
Su, iyi bir çözücü olması nedeniyle doğada saf olarak bulunmaz, içerisinde az ya da çok oranda çözünmüş maddeleri içerir. Suda çözünmüş halde bulunan maddelerin derişimi üzerine; suyun ısısı, arazinin jeolojik durumu, arazinin topografyası, yağış ve toprağın yapısı etki eder. Büyük derişimde yabancı madde içeren sular, sulama suyu olarak kullanıldığında, gerekli önlemler alınmazsa, toprağın yapısının zamanla bozulmasına neden olur. Sonuçta normal topraklar tuzlu ve alkali topraklara dönüşebilir. Sulama ile toprakların yapısının bozulması, sulu ziraat sistemi uygulanan bölgelerde önemli bir ekonomik sorun ortaya çıkar. Bu nedenle sulamada kullanılan; kuyu, kaynak, artezyen ve dere sularının yabancı madde derişimlerinin bilinmesi, toprağa verilmesinde sakınca olmadığı saptandıktan sonra toprağa verilmesi önemli bir konudur
Etiketler :